Frankfurt
Herkese yeniden merhaba! Frankfurt maalesef benim Almanya’da ziyaret ettiğim son yer oldu. Frankfurt’a gitmek için yine uygun fiyatlı olduğunu düşündüğün FlixBus’ı tercih ettim. Otobüs yolculuğumu tamamladıktan sonra Frankfurt’ta ilk gittiğim yer Stadel Museum oldu. 10 Euro giriş ücreti vardı. Burası birçok tarzda resim ve sanat eserlerine sahiplik yapan kocaman bir yer. Eğer sanatla ilgileniyorsanız burayı çok beğeneceksiniz. Yalnız 3 katlı olduğu için tüm gününüzü buraya ayırmanız gerekebilir. Aynı zamanda burayı gezdikten sonra size burayı hatırlatacak hatıralık bir şey isterseniz diye çıkışında tatlı bir hediyelik eşyacı var. Burada genelde gezdiğiniz tablolarla kaplanmış kartpostal, kitap ayracı tarzı şeyler var.
Buradan sonra Frankfurtta bulunan Frankfurt Katedraline gittim. Burası da diğer katedraller gibi çok güzeldi fakat diğerleri kadar büyük değildi.
Gezerken Frankfurt’un ne kadar tarihi bir şehir olduğunu anlayabilirsiniz. Binaların üstünde çevrede bir sürü kendi kültürlerini ve dinlerini yansıtan motifler görebilirsiniz.
Benim sonraki durağım ise Römerberg oldu. Buradaki evler çok tatlı ve samimi bir görüntü yaratıyordu. Çarşısını biraz gezip hediyelik baktıktan sonra Kleinmarkt Halle denen markete girdik. Burada yemekten tatlıya, tatlıdan içeceğe, içecekten lale tohumlarına bir sürü şey vardı. Frankfurt’a gelirseniz uğramanız gereken çok çeşitli bir yerdi. Ben burada ünlü olduğunu bildiğim elma şarabını denedim. Aynı zamanda benimki limonata aromalıydı ve tadı çok güzeldi. Buraya gelirseniz tadına bakmanızı öneririm.
Otobüs saatimiz biraz erken olduğu ve Stadel müzesinde çok zaman harcadığımız için daha fazla yeri keşfedemeden Frankfurt maceram bitti. Frankfurt'la birlikte Almanya macerama da şimdilik ara vermek zorunda kaldım. Ama umarım ileride bir daha gelebilirim. Okuduğunuz için teşekkürler!