Wuppertal'de Gezdiklerim ve Yediklerim

Wuppertal'de Gezdiklerim ve Yediklerim
Photo by Jakub Żerdzicki / Unsplash

Merhaba, bugünkü blog yazımda Wuppertal'de geçirdiğim keyifli vakitleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu güzel şehirde dolaşırken keşfettiğim yerler ve yediğim lezzetli yemeklerle dolu bir staj geçirdim.

Schwebebahn: Wuppertal’in İkonik Asma Treni
Wuppertal’in en ikonik yapılarından biri olan Schwebebahn’ı deneyimleyerek başladım. Bu asma tren, şehrin simgelerinden biri ve kesinlikle denenmesi gereken bir ulaşım aracı. Trenle Wuppertal’in içinden geçerken şehri farklı bir perspektiften görmek oldukça etkileyiciydi. Hem yerel halk hem de turistler tarafından sıkça kullanılan bu trenle, şehir içinde rahatça dolaşmak mümkün. Yolculuk boyunca şehrin tarihi binalarını ve doğal güzelliklerini izlemek gerçekten keyifliydi.

Wuppertal Botanik Bahçesi
Schwebebahn'dan indikten sonra, Wuppertal Botanik Bahçesi’ne doğru yola çıktım. Doğa ile iç içe olmayı seven biri olarak, bu bahçe beni gerçekten büyüledi. Çeşitli bitki türleri ve huzur dolu atmosferiyle adeta şehrin içinde bir cennet gibi. Bahçede uzun bir yürüyüş yaptım ve farklı bitki türlerini keşfederken zamanın nasıl geçtiğini anlamadım bile. Eğer doğayı seviyorsanız, burası kesinlikle görmeniz gereken bir yer.

Mr. Phung: Harika Çin Noodle’ları
Günün en keyifli anlarından biri ise Mr. Phung'da yemek yemek oldu. Wuppertal'de Çin mutfağı denince akla ilk gelen mekanlardan biri burası ve nedenini çok iyi anladım. Çin noodle'ları gerçekten muhteşemdi! Mr. Phung City-Arkaden AVM'nin içerisinde bulunmakta ve Menüde farklı noodle seçenekleri vardı, ancak ben klasik tavuklu noodle'ı tercih ettim. Başka seferlerde ise genellike sebzeli noodle'ı tercih ettim. Fiyat olarakta çok uygundu. Tavuklu noodle 5.50 Euro, sebzeli noodle ise sadece 3.5 Euro'ydu. Lezzetleri o kadar iyi ki, bu mekanı tekrar ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum. Eğer Wuppertal'deyseniz ve Çin mutfağını seviyorsanız, Mr. Phung kesinlikle uğramanız gereken bir yer.

Von der Heydt Müzesi
Biraz kültürel bir deneyim yaşamak için Von der Heydt Müzesi’ni ziyaret ettim. Burası, modern sanatın önemli örneklerini görebileceğiniz harika bir müze. Özellikle Almanya’nın önemli sanatçılarının eserleri burada sergileniyor. Müze gezisi sırasında, farklı sanat akımlarını keşfetme fırsatım oldu. Sanata ilgi duyan herkes için bu müze tam bir cennet. Müzenin atmosferi de oldukça sakin ve huzurlu, bu da eserleri daha iyi inceleyebilmemi sağladı.

Luisenviertel: Şehirde Bir Akşam Yürüyüşü
Her hafta sonu il dışına çıkmadığım zamanlarda şehrin en güzel semtlerinden biri olan Luisenviertel’de bir yürüyüş yaptım. Burası, dar sokakları ve tarihi binalarıyla adeta şehrin ruhunu yansıtıyor. Akşamüstü saatlerinde sokaklarda dolaşmak, hem şehrin yerel yaşamını gözlemlemek hem de keyifli bir yürüyüş yapmak için harikaydı. Yol boyunca küçük kafeler ve butik mağazalar dikkatimi çekti. Eğer Wuppertal'de sakin bir akşam geçirmek istiyorsanız, Luisenviertel’de yürüyüş yapmak kesinlikle harika bir seçim.

Café Ada: Akşam Kahvesi
Ben genellikle Café Ada'da bir kahve molası vermek için ziyarette bulundum. Bu kafe, sıcak atmosferi ve lezzetli kahveleriyle ünlü. Akşamüzeri buraya oturup hem kahvemin tadını çıkardım hem de günün yorgunluğunu attım. Café Ada, Wuppertal'de arkadaşlarınızla buluşmak ya da tek başınıza biraz zaman geçirmek için ideal bir yer. Kahvemin yanında geleneksel bir Alman tatlısı olan Apfelstrudel’i denedim, gerçekten nefisti.

Wuppertal’in sunduğu güzellikleri ve lezzetleri keşfetmenin mutluluğuyla günü tamamladım. Wuppertal, hem gezilecek yerleri hem de sunduğu lezzetlerle dolu dolu bir gün geçirebileceğiniz harika bir şehir. Eğer yolunuz buraya düşerse, bu mekanları mutlaka ziyaret edin.